Side Antik Kenti: Tarihin Göz Kamaştıran Sırları
Side, Antalya’nın Manavgat ilçesine bağlı, her yıl binlerce turisti ağırlayan büyüleyici bir sahil kasabasıdır. Tarih ve doğanın iç içe geçtiği bu eşsiz yer, Akdeniz’in mavilikleriyle çevrili, adeta bir zaman tüneli gibi. Side Antik Kenti, tarih severler için kaçırılmayacak bir hazine. Burası, Roma İmparatorluğu döneminden kalma, narın bereketini simgeleyen tarihi eserleriyle ünlü.
Side Antik Kenti’nin Tarihi
Side, Anadolu’nun en zengin tarihine sahip kentlerinden biri. MÖ 8. yüzyıldan itibaren pek çok uygarlığın izlerini taşıyor. Lydialılar, Persler, İskender’in orduları ve Hellenistik krallıklar, bu topraklar üzerinde hüküm sürmüş.
Roma İmparatorluğu döneminde, Akdeniz’in önemli bir liman kenti ve köle ticaretinin merkezi haline gelmiş. Side, zaman içinde yangınlar, depremler ve savaşlar gibi çeşitli felaketlere maruz kalmış, ancak bugüne dek ayakta kalan bazı yapılarıyla tarihine tanıklık etmeye devam ediyor.
Side’nin sığ ve temiz denizi, her yaştan ziyaretçi için ideal bir tatil noktası yaratıyor. Side Müzesi’nde sergilenen eserler, bu toprakların zengin tarihini gözler önüne seriyor.
Luvi dilinden gelen Side ismi, “nar” anlamına gelirken, bu bereketli toprakların tarih boyunca nasıl zenginlik saçtığını anlatıyor. Side, aynı zamanda muhteşem manzaraları ve doğal güzellikleriyle de ziyaretçilerini büyülüyor. Antalya’nın bu özel köşesi, ziyaretçilerine hem tarih hem de doğa ile iç içe unutulmaz anlar vadediyor.
Selimiye Köyü’nün Hikayesi
yüzyılda, Girit Adası’ndaki çalkantılı olaylar neticesinde, birçok Türk ailesi adadan ayrılmak zorunda kalmıştır. Bu ailelerden bazıları, tarihi ve doğal güzellikleriyle ünlü Side’ye yerleşmişler.
Side, bu dönemde Şehzade Selim’in adını alarak Selimiye Köyü olarak bilinmeye başlamıştır. Zamanla eski adı olan Side’yi geri alarak, bugün bildiğimiz bu büyüleyici beldeye dönüşmüştür.
Side Tiyatrosu
Side Tiyatrosu, Anadolu’nun en büyük Grek – Roma yapılarından biridir. Bu etkileyici tiyatro, 15.000 kişilik kapasitesiyle Doğu Akdeniz bölgesinde benzersizdir.
Tiyatro, cavea olarak adlandırılan seyirci oturma alanları ve diazoma adı verilen ana yürüyüş yoluna sahiptir. Tiyatronun 29 sırası, mermer sütunlu caddeden giriş sağlayan izleyiciler için ayrılmıştır.
Diazomanın yukarısındaki izleyiciler ise iç merdivenleri kullanarak yerlerine ulaşır. Bizans döneminde Hıristiyan ayinleri için kullanılan bu tiyatro, mimari açıdan zengin süslemelere sahip.
Depremler ve zamanın etkileri nedeniyle bazı mimari kayıplar yaşansa da, gladyatör oyunları sırasında seyircilerin güvenliğini sağlayan set duvarlar gibi önemli yapısal ögeler günümüze kadar ulaşmıştır.
Apollon Tapınağı
Yarımadanın kıyı şeridinde yürüyüşünüzü sürdürdüğünüzde, Side’nin en heyecan verici yapılarından biri olan Apollon Tapınağı ile karşılaşırsınız. Athena ve Apollon, Side’nin baş tanrıları olarak bilinirken, zaman içinde Apollon, Theoktistes, yani kentin kurucu tanrısı olarak daha büyük bir önem kazanmıştır. Bu önem, onun onuruna yaptırılan Apollon Tapınağı’nda kendini gösterir.
1983 ile 1990 yılları arasında gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları, tapınağın köşesini ayağa kaldırarak, yapının konumunu ve mimarisini daha iyi anlamamızı sağlamıştır.
Tapınak, peripteros planına sahip, yani çevresi sütunlarla çevrili, dikdörtgen bir yapıdır. 17 x 30 metre boyutlarında bu etkileyici yapı, her biri 9 metre yüksekliğinde sütunlara sahiptir.
Hıristiyanlık döneminde, bazilika yapımı için sütunları sökülen tapınağın üst kısmında yer alan Medusa frizleri dikkat çekicidir. İstanbul Üniversitesi arkeologlarından Prof. Dr. Arif Müfid Mansel’in 1947 yılında başlattığı kazılar, burada görülmeye değer buluntuların ortaya çıkmasını sağlamıştır.
Side Antik Kentinin Diğer Zenginlikleri
Apollon Tapınağı’nı ziyaret ederken, Side’nin heybetli kent kapısını, çeşmesini, hamamlarını ve agorasını da görmeyi ihmal etmeyin. Bu tarihi eserler, Side’nin zengin ve çeşitli tarihini daha iyi anlamanıza yardımcı olacaktır.
Ayrıca, buluntuların sergilendiği Side Müzesi, bu kadim kentin hikayelerini daha derinlemesine keşfetmek isteyenler için kaçırılmaması gereken bir durak.
Side Antik Kenti Nerede ve Nasıl Gidilir?
Side Antik Kenti, Türkiye’nin güneyinde, Akdeniz kıyısında yer alan Antalya iline bağlı Manavgat ilçesinde bulunuyor. Antalya’nın doğusunda, Manavgat’ın batısında konumlanan Side, doğal güzellikleri ve tarihi kalıntılarıyla ünlü bir turizm merkezi. Eşsiz plajları, sığ denizi ve antik çağlardan kalma yapılarıyla her yıl yerli ve yabancı binlerce turisti ağırlıyor.
- Hava Yoluyla Ulaşım: Antalya Havalimanı, Side Antik Kenti’ne en yakın havaalanıdır. Havalimanından Side’ye ulaşmak için araç kiralayabilir veya havaalanı transfer servislerini kullanabilirsiniz. Yaklaşık 65 kilometrelik bir mesafe bulunur ve bu mesafe araçla yaklaşık bir saat sürer.
- Kara Yoluyla Ulaşım: Side’ye ulaşım için özel araç veya otobüs seçenekleri mevcuttur. Türkiye’nin çeşitli şehirlerinden kalkan otobüslerle Antalya’ya veya doğrudan Manavgat’a ulaşabilirsiniz.
- Özel Araç ile Ulaşım: Özel araç kullanarak Side’ye gitmek isteyenler, D400 karayolunu takip ederek Manavgat üzerinden Side’ye ulaşabilirler. Bu yolculuk, Antalya merkezden yaklaşık 1 saat sürer.
Side’ye yapılan asfalt yol, adeta tarihin içinde bir yolculuğa çıkarır sizi. Bu yolda ilerlerken, antik kentin kalıntılarına eşlik eden manzaralarla karşılaşırsınız. Side’yi ziyaret edenler genellikle araçlarını uygun bir yere park edip, yerleşim yerini yürüyerek gezmeyi tercih ederler.
Sonuç
Side Antik Kenti, tarihseverlerin ve macera arayanların kaçırılmaması gereken bir destinasyon. Bu antik şehrin sokakları, tiyatrosu, tapınağı ve müzesi, geçmişin izlerini günümüze taşıyor. Side’nin her köşesi, ziyaretçilere unutulmaz anlar ve öğrenilecek yeni hikayeler sunuyor.