Xanthos Antik Kenti: Likya’nın Tarihi Keşfi ve Kayıp Hikayeleri
Kimi zaman bir hikaye, bir şehrin taşlarında gizli kalabilir. Antik çağların gizemini taşıyan Xanthos Antik Kenti, Likya’nın en eski hikayelerinden birine ev sahipliği yapıyor. Peki, bu antik kentte hangi trajik kahramanlıklar yaşanmış olabilir? Xanthos’un taşlarında kazınmış hikayeler, bize ne anlatıyor olabilir?
Xanthos Antik Kenti, Likya’nın en görkemli şehirlerinden biri olarak, 1988 yılından bu yana UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor. Kentin tarih sahnesine çıkışı, 1838 yılında Charles Fellows’un arkeolojik kazılarıyla başlar.
Fellows, buradan çıkardığı birçok değerli eseri İngiltere’ye taşımış ve bu eserler şimdi Londra’daki British Museum’da sergileniyor. Bu durum, Xanthos’un kültürel mirasının ne kadar zengin olduğunu gösteriyor.
Kentte bir gezintiye çıktığınızda, aracınızla kolayca ulaşabileceğiniz geniş bir otopark alanı bulacaksınız. Arabanızı park ettikten sonra ödeme işlemlerini hızlıca halledip, antik kentin sırlarını keşfetmeye başlıyorsunuz.
Gezimize gişeden başlayıp, ilk olarak sol tarafa doğru yöneliyoruz. Bu bölge, kentin nekropolü ve bazilikasının bulunduğu alan. Sol tarafa doğru ilerledikçe, 430 metre yürüyüş sonunda nekropol alanına varıyorsunuz. Bu yolculuk, dar ve çalılıklarla kaplı patikalardan geçiyor olmanız nedeniyle biraz zorlayıcı olabilir.
Eğer rotamızı sağa çevirirsek, bazilikanın kalıntılarına ulaşıyoruz. Ne yazık ki bazilika artık sadece birkaç duvar kalıntısından ibaret. Ancak bu kalıntılar, geçmişteki ihtişamın hâlâ izlerini taşıyor.
Xanthos Antik Kenti Tarihi
Xanthos, antik çağlarda savaşçı bir millete ev sahipliği yapmış olan, hem parlak hem de trajik olaylarla dolu bir geçmişe sahip. Perslerin istilası sırasında, Xanthoslular sonuna kadar direnmişler.
Savaşı kazanamayacaklarını anladıklarında, en acı kararı alarak tüm kadın ve çocukları öldürmüş ve ardından kenti ateşe vererek topluca intihar etmişler. Bu, Xanthos’un tarihindeki en dramatik anlardan biridir. Ancak yangından kurtulanlar olmuş ve bu kişiler, yıkılan şehri yeniden inşa etmeye kararlılıkla girişmişler.
Yüz yıl sonra meydana gelen başka bir yangın şehri tekrar vurmuş olsa da, Xanthos halkı, savaşçı ruhlarıyla tanınan bir topluluk olarak, yılmadan şehri bir kez daha ayağa kaldırmışlar. MÖ 429 yılında Atina’nın vergi politikalarına karşı çıkan Xanthoslular, bu sebepten ötürü yeni bir savaşın içine sürüklenmişler.
Daha sonra Büyük İskender tarafından kuşatılan kent, III. Antiochus’un kontrolüne geçmiş. MÖ 2. yüzyılda Likya uygarlığının başkenti olan Xanthos, MÖ 42’de Romalıların eline geçince büyük bir kıyıma uğramış. Roma İmparatoru Marcus Aurelius zamanında ise kent, yeniden inşa edilmiş. Ancak, MS 7. yüzyılda Arap akınlarıyla birlikte kent terk edilmiş.
Xanthos’un diğer yönü, ziyaretçilere antik dönemlerin sosyal ve kültürel yaşantısını yansıtan muazzam yapılar sunuyor. Kentin agorası, toplumsal ve ekonomik hayatın kalbi olarak işlev görmüş. Buradan biraz ileride, tiyatro yer alıyor; bu tiyatro, antik çağlardaki sanatsal etkinliklerin ve topluluk toplantılarının yapıldığı yer olarak önem taşıyor. Tiyatronun hemen arkasında ise, kentin akropolü bulunuyor. Bu yüksek yapı, hem savunma hem de idari merkez olarak kullanılmış.
Xanthos Antik Kenti Giriş Ücreti ve Ziyaret Saatleri
Xanthos Antik Kenti’ne giriş ücretli ve Müzekart geçiyor. Yaz sezonunda 08:30 – 18:30, kış sezonunda 08:30 – 17:00 saatleri arasında haftanın hergünü ziyaret edilebiliyor.
Xanthos Antik Kenti Nerede ve Nasıl Gidilir?
Kinik Köyü sınırlarında yer alan Xanthos Antik Kenti, ile Antalya Kaş arası 53km (1sa 5dk), Fethiye ile de 63km (50dk) uzaklıkta.
Xanthos Antik Kenti Çevresinde Gezilecek Yerler
Xanthos Antik Kenti, Likya’nın büyüleyici tarihine tanıklık etmenizi sağlayacak bir yerken, çevresindeki diğer görülmeye değer yerler de bu tarihi deneyimi zenginleştiriyor. İşte Xanthos çevresinde gezilebilecek bazı önemli yerler:
- Letoon Antik Kenti: Xanthos’tan sadece birkaç kilometre uzaklıkta bulunan Letoon, Likya’nın dini merkezlerinden biriydi. Antik tiyatro, üç tapınak ve su yollarıyla dolu olan bu alan, dönemin dini yaşamına ışık tutuyor.
- Patara Antik Kenti: Patara, Likya’nın başka bir önemli şehridir ve aynı zamanda Likya’nın başkenti olmuş bir liman kentidir. Bu bölge, iyi korunmuş bir Roma tiyatrosu, parlamento binası ve görkemli bir kapıya ev sahipliği yapmakta. Ayrıca Patara, uzun ve geniş kumsalı ile ünlüdür.
- Saklıkent Kanyonu: Xanthos’a yakın büyüleyici doğal güzelliklerden biri de Saklıkent Kanyonu’dur. Bu kanyon, macera severler için harika bir doğa yürüyüşü fırsatı sunuyor. Kanyon içindeki yürüyüş parkurları ve serin sular, özellikle sıcak yaz günlerinde rahatlatıcı bir etkinlik sunar.
- Kaputaş Plajı: Turkuaz renkli suları ve altın sarısı kumları ile Kaputaş Plajı, özellikle yaz aylarında ziyaretçiler için popüler bir durak. Bu plaj, Kayalıklar arasında gizlenmiş doğal bir oluşum olup, hem dinlenmek hem de yüzme için idealdir.
- Kalkan ve Kaş: Xanthos’un biraz daha batısında yer alan bu iki şirin kasaba, hem tarihi yapıları hem de modern tatil olanakları ile dikkat çekiyor. Kalkan ve Kaş, harika restoranları, butikleri ve su sporları aktiviteleri ile biliniyor. Ayrıca bu kasabalar, dalış tutkunları için de ideal noktalar arasında.
- Fethiye Ölüdeniz: Bölgenin en ünlü turistik yerlerinden biri olan Ölüdeniz, mükemmel bir doğa güzelliği ve berrak denizi ile ünlüdür. Bu bölge aynı zamanda yamaç paraşütü için de popüler bir başlangıç noktasıdır.
Sonuç
Xanthos Antik Kenti, yalnızca tarihi bir merkez değil, aynı zamanda anlatılmaya değer hikayeleriyle dolu bir kültürel hazinedir. Bu kadim kent, geçmişin izlerini günümüze taşıyarak, ziyaretçilerine eşsiz bir keşif ve öğrenme deneyimi sunar.